Genel Durum
Marmara Bölgesinde 1999 Ağustos ve Kasım aylarında meydana gelen
depremlerde yaklaşık 25.000 kişinin öldüğü tahmin edilmektedir. 65.000 ev
tamamen yıkılmış, 85.000 kadarıysa yaşanamayacak duruma gelmiştir. Buna
göre, yaklaşık 750.000 kişi evsiz durumdadır. Bu insanlardan yaklaşık
150.000’i halen prefabrik evlerde yaşamaktadır. Geri kalanı Anadolu’daki
köy ve kasabalarına taşınmışlar ya da diğer illere göç etmişlerdir.
2000 Mayıs’ında gerçekleştirdiğimiz bir tarama çalışmasında, 240
depremzedenin %70’inde "Travma Sonrası Stres
Bozukluğu" saptanmıştır. Eğer bu oran geneli yansıtıyorsa, depremi
ağır kayıplarla yaşamış olan bir milyona yakın yurttaşımızın yarısı ciddi
psikiyatrik ve psikolojik yardıma fazlasıyla gereksinim duymaktadır. Travma
sonrası bozukluklara, giderek artan bir yoğunlukta, aile içi çatışmalar,
şiddet, alkole bağımlılık gibi sorunlar da eklenmektedir.
Deprem bölgesinde yaşayan yurttaşlarımızın, Türk Psikologlar Derneği’nin
verebildiğinden çok daha fazlasına gereksinimi vardır.
İlk Günler
Yaşanan felaketin boyutunu da düşünecek olursak, depreme herkes gibi biz
psikologlar da hazırlıksız yakalandık. Ankara merkezimizin koordinasyonunda
hemen 60 kişilik bir "Deprem Özel Çalışma Grubu" oluşturuldu.
Yapılan toplantılarda ilke kararları alındı ve eylem planı
hazırlandı:
- Türk Psikologlar
Derneği'nden beklenen, depremzedelere psikolojik yardımı
götürmektir. Bu nedenle bölgenin acil gereksinimi olan gıda,
ilaç gibi malzemelerin teminini ve ulaştırılmasını bu alanda
uzmanlaşmış kurumların yapması gerekir.
- Felaketin boyutu
göz önüne alındığında, geniş kapsamlı bir "Travmaya
Müdahale Eğitimi" gerekmektedir. Bunun için, yurt içinde
ve yurt dışında uzmanlaşmış kuruluşlarla ve yardıma hazır ülkelerle
ilişkiye girilmelidir.
- Yurttaşların
travmayla baş edebilmelerine yardımcı olabilmek için, bilgilendirici
kitapçıkların hazırlanması gerekmektedir. Bu kitapçıklardan
200.000 adet basıldı ve çadırkentlerde yaşayan tüm yurttaşlarımıza
ulaştırıldı.
- Deprem bölgesinde,
kişilerin yaşadıkları travmayı atlatabilmeleri için yapacağımız
psikolojik müdahalelerin etkinliğini bir bilimsel araştırma
çerçevesinde görmemiz gerekir.
- Gelişmekte
olan ülkelerin hiç birinde, bugüne dek, bu boyutta ve kapsamda bir
proje yaşama geçirilemedi. Bu proje bir ilktir ve bir model
oluşturmalıdır.
- Üyelerinin
aidatıyla yaşayan bir dernek olarak, bu kapsamda bir projenin
yürütülmesi olanaksızdı. Devlet zaten ekonomik kriz içindeki
Türkiye’ye yetişemezken, bizim bütçe talebimiz gerçekçi olmayacaktı. Bu
nedenle, projenin finansmanı için iş dünyasına yönelmemiz ve bunun
yanında yaratıcı çözümler geliştirmemiz gerekiyordu.
Deprem Psikolojik Yardım ve Eğitim Projesi
Projenin Finansmanı
Projenin yaşama geçirilmesi için eğitimlerin tamamlanması gerekiyordu.
Bu amaçla, Tel-Aviv Belediyesi, Kızıl Haç, Unicef, EMDR Institute gibi
kuruluşlarla ilişkiye geçildi. Bu kurumlar oluşturduğumuz projelere gerek
maddi gerekse uzman yardımı yaptılar.
Sponsor listemizden de anlaşılacağı gibi, iş dünyası ve yardıma hazır
devletler de cömert davrandı. Bir kısmı nakit yardımda bulunurken,
diğerleri ile yapacakları yardım karşılığı eğitim anlaşmaları yapıldı.
İstanbul’da ve deprem bölgesinde pek çok fabrika ve iş yerine verilen
eğitimlerin karşılığı derneğimize bağış olarak alındı ve bu
bağışlar projenin finansmanında kullanıldı. Bu yolla binlerce depremzedeye
ulaşıldı.
‘Travmaya Erken Müdahale ve Psikolojik Yardım Programı’
çerçevesinde eğitimlerini alan ve deprem bölgesinde hizmet veren yüzlerce
meslektaşımız ve öğrencimiz masraflarını kendileri karşıladı.
Profesyonellerin Eğitimi
Travmaya Erken Müdahale Eğitimi:
Afet sonrası yapılan travmaya yönelik müdahalelerin, daha sonra oluşacak
"Travma Sonrası Stres Bozukluklarını" büyük
ölçüde önlediğini literatürden biliyorduk. Depremden hemen sonra, Türk
Psikologlar Derneği’nin, özel danışmanlık merkezlerinin, sivil toplum
örgütlerinin ve İsrail Hükümeti’nin ortak çabalarıyla, İsrailli ekipler
profesyonel olarak ruh sağlığı hizmeti veren kişilere ve öğrencilere eğitim
hizmeti sunmaya çağrıldı. Dört günlük eğitimler; travma, travmaya bağlı
sorunlar, akut stres bozuklukları ve travmanın ilk dönemlerindeki temel
müdahalelere odaklandı. Bu eğitimlere 90 meslektaşımız ve öğrencimiz katıldı.
Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, İsrailli ekipler tarafından
verilen temel eğitimi yenilemek, kendi kültürümüze uyumlu hale getirmek,
kısaltarak tek günlük bir eğitime dönüştürmek için “Travma Eğitim
Ekibi” oluşturdu. Bu ve diğer eğitimler, Ankara'da bulunan Dernek
Merkezi ile birlikte, 1999 Ekim sonuna kadar yaklaşık 550 gönüllüye
verildi.
Travma Terapi Eğitimi:
Depremzedelerin bir çoğunun yaşadığı ciddi psikolojik sorunların kalıcı
hale geleceğini bildiğimizden, ABD’deki EMDR Enstitüsü-HAP (İnsani Yardım
Programı) ile iletişime geçtik. Bu seçimin başta gelen nedeni, EMDR (Eye
Movement Desensitization Reprocessing) yaklaşımının travmaya bağlı
sorunlarda daha kısa sürede etkili olması ve ruh sağlığı hizmeti verenlerce
diğer yaklaşımlara göre daha çabuk öğrenilmesiydi.
Ekim 1999’dan Şubat 2001’e kadar 160 psikolog, psikolojik
danışman ve psikiyatrist, 1. ve 2. düzey EMDR eğitimlerini almışlardır. Şu
ana kadar ABD, Avrupa ve İsrail’den 42 eğitimci Türkiye’ye gelmiş, eğitim
ve süpervizyon hizmeti için ortalama 10 gün ülkemizde kalmıştır.
Bütün eğitimler ve seansların büyük bir kısmı videoya çekilmiştir ve bu
kayıtlar mesleğe atılan yeni meslektaşların eğitiminde kullanılmaktadır.
Psikolojik Hizmetler
1999 Kasım’ına kadar, Türk Psikologlar Derneği, Ankara, İstanbul, Bursa,
İzmir ve diğer illerden oluşan ekiplerle, deprem bölgesinde depremin
etkilerine maruz kalmış, o dönemde yaklaşık 200.000 yurttaşımızın barındığı
97 çadır kentte psikolojik hizmet sağlamıştır. Bunun
dışında, pek çok meslektaşımız kendi olanaklarıyla ya da diğer sivil toplum
örgütleriyle işbirliği yaparak, bu alanda hizmet vermiştir. Bu
dönemde psikolojik hizmet, akut stres ve travmanın ilk evresinde yapılması
gereken temel müdahalelere yoğunlaşmıştır. Alanda deneyim kazanan
meslektaşlarımız buralarda çalışan gönüllülere sürekli destek vermişler ve
deneyimlerini paylaşmışlardır.
Aralık 1999 sonunda, Türk Psikologlar Derneği Ankara, İzmir ve Bursa
şubeleri, deprem bölgelerindeki etkinliklerini durdurmuştur. Bunun nedeni,
bu şehirlerin deprem bölgelerinden uzak olması ve bu şehirlerden gelen
meslektaşlarımızın çoğunlukla resmi görevlerde, okul, üniversite ve
hastane, vb... çalışan kişiler olmasıdır. Bu nedenle deprem bölgesinde Ocak
2000 tarihinden beri Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi hizmet
vermektedir.
Deprem bölgesinden, Mersin, İzmir, Gaziantep gibi bölgelere yerleşen
yurttaşlarımız, yerleştikleri yörelerde, bu konuda eğitim almış
meslektaşlarımızdan hizmet almışlardır.
Bu tarihlerde, çadır kentlerin yerini prefabrik oluşumlar almıştır.
Deprem bölgesinde belirlediğimiz stratejik yerlerdeki merkezlerde
verdiğimiz hizmet, grup çalışmaları ve eğitimler, ağırlıklı olarak bireysel
olarak yürütülen "Travma Sonrası Stres Bozukluğuna" odaklanmıştır.
Bu hizmet kesintisiz olarak 2.5 yıldır devam etmektedir.
Hizmet Verilen Bölgeler:
İZMİT
- UND
prefabriklerinde bir yılı aşkın çalışmamız sona erdi.
- Derince’deki
çalışmalarımız Mayıs 2001 tarihinde sona erdirilirken, buradaki
kaynaklarımız ve birikimlerimiz Yalova’ya aktarıldı.
- İzmit
Rehabilitasyon Merkezi (İREM): Ekim 2000 itibariyle Türk
Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, AÇEV, Project Hope ve WASHA
İsrail’in sponsorluğunu yaptığı, İzmit Rehabilitasyon Merkezi’nde
(İREM) klinik hizmetlerin organizasyonunu ve uygulanmasını
üstlenmiştir. İREM’deki çalışmalarımız Haziran 2002’de sona ermiştir.
YALOVA
Sn. Yalova Valiliği’nin ve Belediyesi’nin daveti ve sağladığı olanaklar
sayesinde Türk Psikologlar Derneği, İstanbul Şubesi olarak, Yalova’da üç
ayrı merkezde Mart 2001 itibariyle hizmetlerimiz başlamış bulunmaktadır:
- Bursa yolu
üzerinde konuşlandırılmış olan yaklaşık 2.000 kişilik prefabriklerde
- Çiftlikköy’de
10.000 kişilik prefabriklerde
- Çınarcık yolu
üzerindeki prefabriklerde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Bu arada Hatay’da yer alan sel felaketi ve Afyon Sultan Dağı depreminde,
İstanbul, Ankara ve İzmir’de oluşturulan "Acil Müdahale
Çalışma Grubu" Valilikler ve Belediyelerle ilişki kurarak
hemen müdahale etmiştir.
İstanbul'da Travma Merkezi
Nüfusu 10 milyonu aşan İstanbul’da halen olmayan, ancak çok fazla
ihtiyaç duyulan "Merkezlere" gereksinim vardır. Örneğin,
İstanbul’da onca yangına rağmen, bir "Yanık Merkezi" yoktur. Tabi
ki, yanık merkezi olmayan İstanbul’da onca depreme, olası depremlere,
günlük travmalara rağmen bir "Travma Merkezi" de
bulunmamaktadır.
Hedefimiz, bizden esirgenmeyeceğini umduğumuz fonlar ve bağışlarla,
İstanbul’da bir Travma Merkezi oluşturmaktır. Türk Psikologlar Derneği’nin,
Ağustos 1999 felaketi sonrası edindiği deneyimin ve birikimin, böyle bir merkezi
oluşturmak ve hedeflerine uygun olarak çalıştırmak için yeterli olduğunu
düşünüyoruz. Bu merkez, danışmanlık hizmetlerinin sunulmasının yanı sıra,
afetlerin olumsuz etkilerini azaltma çabalarımızın yoğunlaşmasında ve
kendilerini geliştirip becerilerini artırmak isteyen meslektaşlarımıza
eğitim desteği sağlamamızda da önemli rol oynayacaktır.
Travma Merkezi’ni araştırmanın, yeni düşüncelerin ve yaratıcılığın
yaygınlaştırıldığı bir yer olarak hayal ediyoruz. Aynı zamanda burayı
uluslararası platformda tanınan bir merkeze dönüştürmeyi ümit ediyoruz. Umudumuz
bu merkezin, Türkiye’nin diğer bölgelerinde kurulacak olan diğer Travma
Merkezleri için bir model oluşturmasıdır. Merkez, aynı zamanda
bize travmaya ilişkin bilgilerimizi ve çözüme yönelik etkinliklerimizi
geliştirmemiz için ana araştırma ve çalışma kaynağımız olan Travma
Kitaplığı’nı kurmamız için olanak yaratacaktır. Böylelikle meslektaşlarımız
gelecekteki olası felaketlere kendilerini hazırlamak ve bu Merkez
aracılığıyla başka bilgi kaynaklarına ulaşabilmek için fırsat yakalamış
olacaklardır.
Öyle görünüyor ki, uzunca bir süre merkez, hizmetleri karşılığında ücret
talep edemeyecektir. Bu nedenle gündelik uygulamalar, merkezin
rutin gereksinimleri ve burada gerçekleştirilecek eğitimler için fonlara
gereksinimimiz vardır.
Travma Kitaplığı
Travma üzerine çalışan meslektaşlarımız için, travmayla ilgili
kitapları, dergileri ve diğer kaynakları bünyesinde barındıran bir kitaplık
oluşturmaya başladık. Yurt dışından sağladığımız sponsorluklar yardımıyla, bazı
yayınlar Derneğimize ulaşmaya başladı. Ancak, kitaplığın meslektaşlarımızın
gereksinimlerini karşılaması için, çok daha fazla kitaba ve yayına
gereksinimi vardır.
Afete Hazırlık ve Müdahele Programı
Birçok revizyondan ve değişiklerden sonra “Travma Eğitim Ekibi”
tarafından geliştirilen eğitim paketi “Afete Hazırlık ve Müdahale
Programı”na dönüştü. İstanbul Valiliği'nin sponsorluğunda İstanbul
Çocukları Vakfı tarafından, İstanbul’da Mayıs 2000 tarihinde düzenlenen 1.
İstanbul Çocuk Kurultayı’nda ödül aldı ve "Desteklenecek Proje"
olarak seçildi. Projenin amacı okul sistemini, iş yerlerini, resmi
kurumları ve Sivil Toplum Örgütleri’ni, afetler ve diğer travmatik olaylara
hazırlamaktır.
Bu kapsamda, ekiplerimiz, sağlık ve arama kurtarma ekiplerine, ordu ve
polis teşkilatına, okullardaki meslektaşlara ve öğretmenlere, deprem
bölgesindeki kurumlarda görev yapan meslektaşlara, çocuk yuvalarında
çalışan öğretmenlere bu eğitimleri vererek, afete ve olası travmalara
hazırlanmalarına yardımcı olmuşlardır.
Buna ek olarak depremden etkilenen yüzlerce öğrencinin sorumluluğunu
üstüne almış Sivil Toplum Örgütleri ve okullarla işbirliği halindeyiz. Bu
çocuklar ve ergenler, İstanbul’da yaşamakta ve ailelerine katılmak için
hafta sonlarında alana gitmektedirler. Bu çocuklarla ilgili olarak yapılan
programlar doğrultusunda, meslektaşlarımız ya bu kurumların personellerini
eğitmekte, ya da düzenli olarak okullara ya da yurtlara gidip psikolojik
yardımda bulunmaktadırlar.
Araştırma
Alandaki uygulamalarımız ve pilot çalışmalarımız doğru yolda olduğumuzu
göstermişti. Ocak 2001 tarihi itibariyle uyguladığımız programların
etkinliğini gösterecek bir araştırma bitmiştir. Bu araştırmanın sonuçları,
deprem bölgesinde uyguladığımız müdahale yönteminin son derece iyi sonuç
verdiğini göstermektedir.
İstanbul'u Bekleyen Felaket
Türk Psikologlar Derneği’nin mevcut potansiyeli, travmayla ilgili
gereksinimi karşılamaktan çok uzaktır. İstanbul’u bekleyen felaketi de
düşünecek olursak, travmayla uğraşacak uzmanların eğitiminin ne denli ivedi
bir konu olduğu açıktır. Zaten bir Travma Merkezi’nin oluşturulması esas bu
yönden gereklidir. Bu konunun Ulusal Afete Hazırlık Programı çerçevesinde
ele alınması gereklidir.
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder