23 Mayıs 2013 Perşembe

17 Ağustos Depremi Deprem Psikolojik Yardım ve Eğitim Projesi Gelişim Raporu (2002)

17 Ağustos Depremi Deprem Psikolojik Yardım ve Eğitim Projesi Gelişim Raporu (2002)
Genel Durum
Marmara Bölgesinde 1999 Ağustos ve Kasım aylarında meydana gelen depremlerde yaklaşık 25.000 kişinin öldüğü tahmin edilmektedir. 65.000 ev tamamen yıkılmış, 85.000 kadarıysa yaşanamayacak duruma gelmiştir. Buna göre, yaklaşık 750.000 kişi evsiz durumdadır. Bu insanlardan yaklaşık 150.000’i halen prefabrik evlerde yaşamaktadır. Geri kalanı Anadolu’daki köy ve kasabalarına taşınmışlar ya da diğer illere göç etmişlerdir.
2000 Mayıs’ında gerçekleştirdiğimiz bir tarama çalışmasında, 240 depremzedenin %70’inde "Travma Sonrası Stres Bozukluğu" saptanmıştır. Eğer bu oran geneli yansıtıyorsa, depremi ağır kayıplarla yaşamış olan bir milyona yakın yurttaşımızın yarısı ciddi psikiyatrik ve psikolojik yardıma fazlasıyla gereksinim duymaktadır. Travma sonrası bozukluklara, giderek artan bir yoğunlukta, aile içi çatışmalar, şiddet, alkole bağımlılık gibi sorunlar da eklenmektedir.
Deprem bölgesinde yaşayan yurttaşlarımızın, Türk Psikologlar Derneği’nin verebildiğinden çok daha fazlasına gereksinimi vardır.
İlk Günler
Yaşanan felaketin boyutunu da düşünecek olursak, depreme herkes gibi biz psikologlar da hazırlıksız yakalandık. Ankara merkezimizin koordinasyonunda hemen 60 kişilik bir "Deprem Özel Çalışma Grubu" oluşturuldu.
Yapılan toplantılarda ilke kararları alındı ve eylem planı hazırlandı:
  1. Türk Psikologlar Derneği'nden beklenen, depremzedelere psikolojik yardımı götürmektir. Bu nedenle bölgenin acil gereksinimi olan gıda, ilaç gibi malzemelerin teminini ve ulaştırılmasını bu alanda uzmanlaşmış kurumların yapması gerekir.
  2. Felaketin boyutu göz önüne alındığında, geniş kapsamlı bir "Travmaya Müdahale Eğitimi" gerekmektedir. Bunun için, yurt içinde ve yurt dışında uzmanlaşmış kuruluşlarla ve yardıma hazır ülkelerle ilişkiye girilmelidir.
  3. Yurttaşların travmayla baş edebilmelerine yardımcı olabilmek için, bilgilendirici kitapçıkların hazırlanması gerekmektedir. Bu kitapçıklardan 200.000 adet basıldı ve çadırkentlerde yaşayan tüm yurttaşlarımıza ulaştırıldı.
  4. Deprem bölgesinde, kişilerin yaşadıkları travmayı atlatabilmeleri için yapacağımız psikolojik müdahalelerin etkinliğini bir bilimsel araştırma çerçevesinde görmemiz gerekir.
  5. Gelişmekte olan ülkelerin hiç birinde, bugüne dek, bu boyutta ve kapsamda bir proje yaşama geçirilemedi. Bu proje bir ilktir ve bir model oluşturmalıdır.
  6. Üyelerinin aidatıyla yaşayan bir dernek olarak, bu kapsamda bir projenin yürütülmesi olanaksızdı. Devlet zaten ekonomik kriz içindeki Türkiye’ye yetişemezken, bizim bütçe talebimiz gerçekçi olmayacaktı. Bu nedenle, projenin finansmanı için iş dünyasına yönelmemiz ve bunun yanında yaratıcı çözümler geliştirmemiz gerekiyordu.
Deprem Psikolojik Yardım ve Eğitim Projesi
Projenin Finansmanı
Projenin yaşama geçirilmesi için eğitimlerin tamamlanması gerekiyordu. Bu amaçla, Tel-Aviv Belediyesi, Kızıl Haç, Unicef, EMDR Institute gibi kuruluşlarla ilişkiye geçildi. Bu kurumlar oluşturduğumuz projelere gerek maddi gerekse uzman yardımı yaptılar.
Sponsor listemizden de anlaşılacağı gibi, iş dünyası ve yardıma hazır devletler de cömert davrandı. Bir kısmı nakit yardımda bulunurken, diğerleri ile yapacakları yardım karşılığı eğitim anlaşmaları yapıldı. İstanbul’da ve deprem bölgesinde pek çok fabrika ve iş yerine verilen eğitimlerin karşılığı derneğimize bağış olarak alındı ve bu bağışlar projenin finansmanında kullanıldı. Bu yolla binlerce depremzedeye ulaşıldı.
‘Travmaya Erken Müdahale ve Psikolojik Yardım Programı’ çerçevesinde eğitimlerini alan ve deprem bölgesinde hizmet veren yüzlerce meslektaşımız ve öğrencimiz masraflarını kendileri karşıladı.
Profesyonellerin Eğitimi
Travmaya Erken Müdahale Eğitimi:
Afet sonrası yapılan travmaya yönelik müdahalelerin, daha sonra oluşacak "Travma Sonrası Stres Bozukluklarını" büyük ölçüde önlediğini literatürden biliyorduk. Depremden hemen sonra, Türk Psikologlar Derneği’nin, özel danışmanlık merkezlerinin, sivil toplum örgütlerinin ve İsrail Hükümeti’nin ortak çabalarıyla, İsrailli ekipler profesyonel olarak ruh sağlığı hizmeti veren kişilere ve öğrencilere eğitim hizmeti sunmaya çağrıldı. Dört günlük eğitimler; travma, travmaya bağlı sorunlar, akut stres bozuklukları ve travmanın ilk dönemlerindeki temel müdahalelere odaklandı. Bu eğitimlere 90 meslektaşımız ve öğrencimiz katıldı.
Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, İsrailli ekipler tarafından verilen temel eğitimi yenilemek, kendi kültürümüze uyumlu hale getirmek, kısaltarak tek günlük bir eğitime dönüştürmek için “Travma Eğitim Ekibi” oluşturdu. Bu ve diğer eğitimler, Ankara'da bulunan Dernek Merkezi ile birlikte, 1999 Ekim sonuna kadar yaklaşık 550 gönüllüye verildi.
Travma Terapi Eğitimi:
Depremzedelerin bir çoğunun yaşadığı ciddi psikolojik sorunların kalıcı hale geleceğini bildiğimizden, ABD’deki EMDR Enstitüsü-HAP (İnsani Yardım Programı) ile iletişime geçtik. Bu seçimin başta gelen nedeni, EMDR (Eye Movement Desensitization Reprocessing) yaklaşımının travmaya bağlı sorunlarda daha kısa sürede etkili olması ve ruh sağlığı hizmeti verenlerce diğer yaklaşımlara göre daha çabuk öğrenilmesiydi.
Ekim 1999’dan Şubat 2001’e kadar 160 psikolog, psikolojik danışman ve psikiyatrist, 1. ve 2. düzey EMDR eğitimlerini almışlardır. Şu ana kadar ABD, Avrupa ve İsrail’den 42 eğitimci Türkiye’ye gelmiş, eğitim ve süpervizyon hizmeti için ortalama 10 gün ülkemizde kalmıştır. Bütün eğitimler ve seansların büyük bir kısmı videoya çekilmiştir ve bu kayıtlar mesleğe atılan yeni meslektaşların eğitiminde kullanılmaktadır.
Psikolojik Hizmetler
1999 Kasım’ına kadar, Türk Psikologlar Derneği, Ankara, İstanbul, Bursa, İzmir ve diğer illerden oluşan ekiplerle, deprem bölgesinde depremin etkilerine maruz kalmış, o dönemde yaklaşık 200.000 yurttaşımızın barındığı 97 çadır kentte psikolojik hizmet sağlamıştır. Bunun dışında, pek çok meslektaşımız kendi olanaklarıyla ya da diğer sivil toplum örgütleriyle işbirliği yaparak, bu alanda hizmet vermiştir. Bu dönemde psikolojik hizmet, akut stres ve travmanın ilk evresinde yapılması gereken temel müdahalelere yoğunlaşmıştır. Alanda deneyim kazanan meslektaşlarımız buralarda çalışan gönüllülere sürekli destek vermişler ve deneyimlerini paylaşmışlardır.
Aralık 1999 sonunda, Türk Psikologlar Derneği Ankara, İzmir ve Bursa şubeleri, deprem bölgelerindeki etkinliklerini durdurmuştur. Bunun nedeni, bu şehirlerin deprem bölgelerinden uzak olması ve bu şehirlerden gelen meslektaşlarımızın çoğunlukla resmi görevlerde, okul, üniversite ve hastane, vb... çalışan kişiler olmasıdır. Bu nedenle deprem bölgesinde Ocak 2000 tarihinden beri Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi hizmet vermektedir.
Deprem bölgesinden, Mersin, İzmir, Gaziantep gibi bölgelere yerleşen yurttaşlarımız, yerleştikleri yörelerde, bu konuda eğitim almış meslektaşlarımızdan hizmet almışlardır.
Bu tarihlerde, çadır kentlerin yerini prefabrik oluşumlar almıştır. Deprem bölgesinde belirlediğimiz stratejik yerlerdeki merkezlerde verdiğimiz hizmet, grup çalışmaları ve eğitimler, ağırlıklı olarak bireysel olarak yürütülen "Travma Sonrası Stres Bozukluğuna" odaklanmıştır. Bu hizmet kesintisiz olarak 2.5 yıldır devam etmektedir.
Hizmet Verilen Bölgeler:
İZMİT
  • UND prefabriklerinde bir yılı aşkın çalışmamız sona erdi.
  • Derince’deki çalışmalarımız Mayıs 2001 tarihinde sona erdirilirken, buradaki kaynaklarımız ve birikimlerimiz Yalova’ya aktarıldı.
  • İzmit Rehabilitasyon Merkezi (İREM): Ekim 2000 itibariyle Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi, AÇEV, Project Hope ve WASHA İsrail’in sponsorluğunu yaptığı, İzmit Rehabilitasyon Merkezi’nde (İREM) klinik hizmetlerin organizasyonunu ve uygulanmasını üstlenmiştir. İREM’deki çalışmalarımız Haziran 2002’de sona ermiştir.
YALOVA
Sn. Yalova Valiliği’nin ve Belediyesi’nin daveti ve sağladığı olanaklar sayesinde Türk Psikologlar Derneği, İstanbul Şubesi olarak, Yalova’da üç ayrı merkezde Mart 2001 itibariyle hizmetlerimiz başlamış bulunmaktadır:
  • Bursa yolu üzerinde konuşlandırılmış olan yaklaşık 2.000 kişilik prefabriklerde
  • Çiftlikköy’de 10.000 kişilik prefabriklerde
  • Çınarcık yolu üzerindeki prefabriklerde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Bu arada Hatay’da yer alan sel felaketi ve Afyon Sultan Dağı depreminde, İstanbul, Ankara ve İzmir’de oluşturulan "Acil Müdahale Çalışma Grubu" Valilikler ve Belediyelerle ilişki kurarak hemen müdahale etmiştir.
İstanbul'da Travma Merkezi
Nüfusu 10 milyonu aşan İstanbul’da halen olmayan, ancak çok fazla ihtiyaç duyulan "Merkezlere" gereksinim vardır. Örneğin, İstanbul’da onca yangına rağmen, bir "Yanık Merkezi" yoktur. Tabi ki, yanık merkezi olmayan İstanbul’da onca depreme, olası depremlere, günlük travmalara rağmen bir "Travma Merkezi" de bulunmamaktadır.
Hedefimiz, bizden esirgenmeyeceğini umduğumuz fonlar ve bağışlarla, İstanbul’da bir Travma Merkezi oluşturmaktır. Türk Psikologlar Derneği’nin, Ağustos 1999 felaketi sonrası edindiği deneyimin ve birikimin, böyle bir merkezi oluşturmak ve hedeflerine uygun olarak çalıştırmak için yeterli olduğunu düşünüyoruz. Bu merkez, danışmanlık hizmetlerinin sunulmasının yanı sıra, afetlerin olumsuz etkilerini azaltma çabalarımızın yoğunlaşmasında ve kendilerini geliştirip becerilerini artırmak isteyen meslektaşlarımıza eğitim desteği sağlamamızda da önemli rol oynayacaktır.
Travma Merkezi’ni araştırmanın, yeni düşüncelerin ve yaratıcılığın yaygınlaştırıldığı bir yer olarak hayal ediyoruz. Aynı zamanda burayı uluslararası platformda tanınan bir merkeze dönüştürmeyi ümit ediyoruz. Umudumuz bu merkezin, Türkiye’nin diğer bölgelerinde kurulacak olan diğer Travma Merkezleri için bir model oluşturmasıdır. Merkez, aynı zamanda bize travmaya ilişkin bilgilerimizi ve çözüme yönelik etkinliklerimizi geliştirmemiz için ana araştırma ve çalışma kaynağımız olan Travma Kitaplığı’nı kurmamız için olanak yaratacaktır. Böylelikle meslektaşlarımız gelecekteki olası felaketlere kendilerini hazırlamak ve bu Merkez aracılığıyla başka bilgi kaynaklarına ulaşabilmek için fırsat yakalamış olacaklardır.
Öyle görünüyor ki, uzunca bir süre merkez, hizmetleri karşılığında ücret talep edemeyecektir. Bu nedenle gündelik uygulamalar, merkezin rutin gereksinimleri ve burada gerçekleştirilecek eğitimler için fonlara gereksinimimiz vardır.
Travma Kitaplığı
Travma üzerine çalışan meslektaşlarımız için, travmayla ilgili kitapları, dergileri ve diğer kaynakları bünyesinde barındıran bir kitaplık oluşturmaya başladık. Yurt dışından sağladığımız sponsorluklar yardımıyla, bazı yayınlar Derneğimize ulaşmaya başladı. Ancak, kitaplığın meslektaşlarımızın gereksinimlerini karşılaması için, çok daha fazla kitaba ve yayına gereksinimi vardır.
Afete Hazırlık ve Müdahele Programı
Birçok revizyondan ve değişiklerden sonra “Travma Eğitim Ekibi” tarafından geliştirilen eğitim paketi “Afete Hazırlık ve Müdahale Programı”na dönüştü. İstanbul Valiliği'nin sponsorluğunda İstanbul Çocukları Vakfı tarafından, İstanbul’da Mayıs 2000 tarihinde düzenlenen 1. İstanbul Çocuk Kurultayı’nda ödül aldı ve "Desteklenecek Proje" olarak seçildi. Projenin amacı okul sistemini, iş yerlerini, resmi kurumları ve Sivil Toplum Örgütleri’ni, afetler ve diğer travmatik olaylara hazırlamaktır.
Bu kapsamda, ekiplerimiz, sağlık ve arama kurtarma ekiplerine, ordu ve polis teşkilatına, okullardaki meslektaşlara ve öğretmenlere, deprem bölgesindeki kurumlarda görev yapan meslektaşlara, çocuk yuvalarında çalışan öğretmenlere bu eğitimleri vererek, afete ve olası travmalara hazırlanmalarına yardımcı olmuşlardır.
Buna ek olarak depremden etkilenen yüzlerce öğrencinin sorumluluğunu üstüne almış Sivil Toplum Örgütleri ve okullarla işbirliği halindeyiz. Bu çocuklar ve ergenler, İstanbul’da yaşamakta ve ailelerine katılmak için hafta sonlarında alana gitmektedirler. Bu çocuklarla ilgili olarak yapılan programlar doğrultusunda, meslektaşlarımız ya bu kurumların personellerini eğitmekte, ya da düzenli olarak okullara ya da yurtlara gidip psikolojik yardımda bulunmaktadırlar.
Araştırma
Alandaki uygulamalarımız ve pilot çalışmalarımız doğru yolda olduğumuzu göstermişti. Ocak 2001 tarihi itibariyle uyguladığımız programların etkinliğini gösterecek bir araştırma bitmiştir. Bu araştırmanın sonuçları, deprem bölgesinde uyguladığımız müdahale yönteminin son derece iyi sonuç verdiğini göstermektedir.
İstanbul'u Bekleyen Felaket
Türk Psikologlar Derneği’nin mevcut potansiyeli, travmayla ilgili gereksinimi karşılamaktan çok uzaktır. İstanbul’u bekleyen felaketi de düşünecek olursak, travmayla uğraşacak uzmanların eğitiminin ne denli ivedi bir konu olduğu açıktır. Zaten bir Travma Merkezi’nin oluşturulması esas bu yönden gereklidir. Bu konunun Ulusal Afete Hazırlık Programı çerçevesinde ele alınması gereklidir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder